Balı çok sıcak sütle içmeyin
Bal çok sıcak süt, çay veya kahveye katılıp içilmemeli. Bu şeklide sıcaklık farkı nedeniyle vücuda aşırı stres yüklemiş oluyormuş.
ERZURUM’da düzenlenen, ’İkincil Arı Ürünlerinin Sağlık ve Kozmetik Sektöründe Kullanımı’ konferansında balın yaraları iyileştirip sindirimi kolaylaştırdığı, yorgunluğu giderdiği, öksürüğü engellediği, ateş düşürücü, sakinleştirici, karaciğer ve kalp koruyucusu olduğu anlatıldı. Romanya Arıcılık Enstitüsü Direktörü ve Apiterapi uzmanı Dr. Bioch Cristina Mateescu, balın bazen yanlış kullanıldığını belirterek, "Bal çok sıcak süt, çay veya kahveye katılıp içilmemeli. Bu şeklide sıcaklık farkı nedeniyle vücuda aşırı stres yüklemiş oluyoruz" dedi
Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi’nde düzenlenen ’İkincil Arı Ürünlerinin Sağlık ve Kozmetik Sektöründe Kullanımı’ konferansında Türkiye’nin 4.2 milyon koloni varlığı ile dünyada ikinci sırada olduğu, 11 milyon dolarlık arıcılık ürünü dış satımı ile de dünyada beşinci sırada yer aldığı belirtildi.
’APİTERAPİ’
Apiterapi konusunun ele alındığı konferansta Dünya Arıcılar Birliği Genel Başkanı Gilles Ratia, "Arı ürünlerinden bal, polen, arısütü, arı zehri ve propolis ile bir ya da birden çok hastalığın önlenmesi veya iyileştirilmesi amacıyla uygulanan tedavi yöntemlerine apiterapi denir. Türkiye’de henüz bu uygulama aktif değil ancak insanlar bu konuda her geçen gün bilinçlenmektedir. Apiterapi için çok büyük standartlara ihtiyacımız var. Aynı zamanda büyük arı yetiştiricilerine de" diye konuştu.
Romanya Arıcılık Enstitüsü Direktörü ve Apiterapi uzmanı Dr. Bioch Cristina Mateescu ise, insan sağlığı ve beslenmede bal konulu sunumunda balın yaraları iyileştirip, sindirimi kolaylaştırdığı, yorgunluğu giderdiği, öksürüğü engellediği, ateş düşürücü, sakinleştirici, karaciğer ve kalp koruyucusu olduğunu anlattı.
"BAL, ÇOK SICAK SÜT VE ÇAYA KATILMAMALI"
Dr. Bioch Cristina Mateescu, balın bazen yanlış kullanıldığına dikkat çekerek şunları söyledi: "Bal çok sıcak süt, çay veya kahveye katılıp içilmemeli. Bu şeklide sıcaklık farkı nedeniyle vücuda aşırı stres yüklemiş oluyoruz. İçtiğimiz besin vücut ısısıyla hemen hemen aynı değerde olmalı. Ayrıca bal vitamin bakımından oldukça fakirdir. Yağda çözünen A ve D vitaminleri balda bulunmaz. Polenden dolayı B grubu vitaminleri bulunur. Balın besleyici, enerjik, iştah açıcı, antioksidan etkileri vardır. Çocukların gelişiminde de boy uzaması ve kilo aktivitelerinde etki gösterir. Bal koyulaştıkça antioksidan özelliği artar. Sağlıklı insanlar için bal spor yapanlarda yorgunluğa karşı tavsiye edilir. Ayrıca vücudun bağışıklık fonksiyonunu da artırır. Kabızlık, on iki parmak bağırsağı ülserleri ve karaciğer bozukluklarına iyi gelir. Soğuk algınlığı, ağız, boğaz ve bronş tahrişi için iyi bilinen bir ilaçtır. Enfeksiyonlara karşı savaşa yardım eder, doku yenilenmesinin destekler, işlenmemiş ve saf haliyle yara izlerini azaltır. Hemen uygulandığınıda bal yanıklara ait su toplanmasını azaltır. Diabete iyi gelir."
ERZURUM’da düzenlenen, ’İkincil Arı Ürünlerinin Sağlık ve Kozmetik Sektöründe Kullanımı’ konferansında balın yaraları iyileştirip sindirimi kolaylaştırdığı, yorgunluğu giderdiği, öksürüğü engellediği, ateş düşürücü, sakinleştirici, karaciğer ve kalp koruyucusu olduğu anlatıldı. Romanya Arıcılık Enstitüsü Direktörü ve Apiterapi uzmanı Dr. Bioch Cristina Mateescu, balın bazen yanlış kullanıldığını belirterek, "Bal çok sıcak süt, çay veya kahveye katılıp içilmemeli. Bu şeklide sıcaklık farkı nedeniyle vücuda aşırı stres yüklemiş oluyoruz" dedi
Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi’nde düzenlenen ’İkincil Arı Ürünlerinin Sağlık ve Kozmetik Sektöründe Kullanımı’ konferansında Türkiye’nin 4.2 milyon koloni varlığı ile dünyada ikinci sırada olduğu, 11 milyon dolarlık arıcılık ürünü dış satımı ile de dünyada beşinci sırada yer aldığı belirtildi.
’APİTERAPİ’
Apiterapi konusunun ele alındığı konferansta Dünya Arıcılar Birliği Genel Başkanı Gilles Ratia, "Arı ürünlerinden bal, polen, arısütü, arı zehri ve propolis ile bir ya da birden çok hastalığın önlenmesi veya iyileştirilmesi amacıyla uygulanan tedavi yöntemlerine apiterapi denir. Türkiye’de henüz bu uygulama aktif değil ancak insanlar bu konuda her geçen gün bilinçlenmektedir. Apiterapi için çok büyük standartlara ihtiyacımız var. Aynı zamanda büyük arı yetiştiricilerine de" diye konuştu.
Romanya Arıcılık Enstitüsü Direktörü ve Apiterapi uzmanı Dr. Bioch Cristina Mateescu ise, insan sağlığı ve beslenmede bal konulu sunumunda balın yaraları iyileştirip, sindirimi kolaylaştırdığı, yorgunluğu giderdiği, öksürüğü engellediği, ateş düşürücü, sakinleştirici, karaciğer ve kalp koruyucusu olduğunu anlattı.
"BAL, ÇOK SICAK SÜT VE ÇAYA KATILMAMALI"
Dr. Bioch Cristina Mateescu, balın bazen yanlış kullanıldığına dikkat çekerek şunları söyledi: "Bal çok sıcak süt, çay veya kahveye katılıp içilmemeli. Bu şeklide sıcaklık farkı nedeniyle vücuda aşırı stres yüklemiş oluyoruz. İçtiğimiz besin vücut ısısıyla hemen hemen aynı değerde olmalı. Ayrıca bal vitamin bakımından oldukça fakirdir. Yağda çözünen A ve D vitaminleri balda bulunmaz. Polenden dolayı B grubu vitaminleri bulunur. Balın besleyici, enerjik, iştah açıcı, antioksidan etkileri vardır. Çocukların gelişiminde de boy uzaması ve kilo aktivitelerinde etki gösterir. Bal koyulaştıkça antioksidan özelliği artar. Sağlıklı insanlar için bal spor yapanlarda yorgunluğa karşı tavsiye edilir. Ayrıca vücudun bağışıklık fonksiyonunu da artırır. Kabızlık, on iki parmak bağırsağı ülserleri ve karaciğer bozukluklarına iyi gelir. Soğuk algınlığı, ağız, boğaz ve bronş tahrişi için iyi bilinen bir ilaçtır. Enfeksiyonlara karşı savaşa yardım eder, doku yenilenmesinin destekler, işlenmemiş ve saf haliyle yara izlerini azaltır. Hemen uygulandığınıda bal yanıklara ait su toplanmasını azaltır. Diabete iyi gelir."
loading...
Yorum Yazınız