Yüzün kızarmasın!
Konuşurken yüzün kızarıyorsa, arkadaş grubunun en sus pus kızı sensen ve utangaçlığından bir an önce kurtulmaya kararlıysan, işte önerilerin…
Kalabalık ortamlara girmiyor, gittiğin yerlerde de en sakin köşeleri bulup kimsenin seninle konuşmaması umuduyla oturuyorsun… Konuşman gerektiğinde kızarıyorsun, ellerin terliyor, sesin kısılıyor… Sınıfta öğretmen seni sözlüye kaldırmasın diye bin bir takla atıyor, grup içindeyken isteklerini asla dile getirmiyorsun… Kısacası “utangaçlık” yakanı bir türlü bırakmıyor!
Ne yapmalısın?
Çekingenlik ya da utangaçlık, “insanlardan kaçınmaya eğilimli” olmak olarak tanımlanıyor. Yani kişi diğer insanlarla beraberken “güven” sorunu yaşıyor. Utangaçlığın bir kişisel özellik olduğunu söyleyen Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Klinik Psikolog Açelya Şahin Fırat, “Çekingenlik veya utangaçlık bir hastalık veya ruhsal bir bozukluk olarak tanımlanmaz. Bunlar kişinin mizacıdır. Ancak ileri boyutlardaki içedönüklük, aşırı boyutlardaki utangaçlık, sosyal fobiyi işaret eder. Yaşanan olaylar sonrasında kişi aşırı boyutlarda içe kapanıyor veya sosyal durumlarda kaygı yaşamaya başlıyorsa, mutlaka profesyonel destek alınmalıdır” diyor. Eğer bunun için bir psikologdan destek almaya ihtiyaç duyuyorsan acele et. Yok, “Ben bu işi kendim başarabilirim” diyorsan, işte sana yardımcı olacak öneriler…
Düşüncelerinin farkına var
Eğer sosyal ortamlarda geri çekiliyorsan, bunun düşünsel bir alt yapısı olduğunu unutma. Zihninden geçen düşüncelerin farkına varmakla işe başla. Neden o yerde bulunmak istemiyorsun? Sorulan sorulara yanlış cevap vermekten veya saçma bir şey söylemekten mi korkuyorsun? Yoksa tüm endişen rezil olacağını düşünmen mi?
Konuşmaktan çekinme
Psikolog Açelya Şahin, bu konuda çevrenden yardım istemenin iyi bir fikir olduğunu söylüyor. Örneğin ablanla veya yakın bulduğun bir arkadaşınla bu konuyu konuş. Yeni bir ortama girmenin senin için ne kadar zor olduğunu sesli bir şekilde anlat ki, sen de olayın farkına iyice var. Hatta onlardan yardım iste. Yanındaki arkadaşın sosyal ve her ortama uyum sağlayabilen biriyse, ondan seni yeni ortamlara sokmasını, yeni kişilerle tanıştırmasını, başkalarıyla konuşurken muhabbeti senin için kolaylaştırmasını rica edebilirsin!
Kalabalığa karış
Önce küçük, sonra da daha büyük gruplarla iletişime geç. Örneğin her zaman yakın bir arkadaşınla geziyorsan, bir gün onun başka bir arkadaşı, diğer gün de seninki gelsin. Sonra kalabalık bir grup haline gelin. Bu şekilde çekingenliğini yenmeye başladığını, kendini insanlara karşı daha rahat ifade edebildiğini göreceksin.
Farkını fark ettir
Kalabalığa karışmayı başardın… Şimdi sıra diğer korkularını yenmeye geldi. Yanına gelen insanlarla konuşacak bir şeyler bulamıyorsan ve yanlış bir şeyler söylemekten korkuyorsan, o zaman muhabbeti sen başlat! Örneğin kitaplarla aran çok iyiyse, “Geçen gün yeni bir kitap okudum. O kadar güzeldi ki, hala onun etkisindeyim” diyerek konuyu açabilirsin. Konunun ilerlemesi için de soru sormaktan çekinme.
Bunları yap
Okulda
• Teneffüslerde sınıfta oturma. Yanına bir arkadaşını alarak kantine git, bahçede dolaş ya da sınıfın kapısında durun. Seninle gelecek kimse yoksa da hiç önemli değil. Hepsini tek başına yap.
• Öğretmen soru sorduğunda cevabı biliyorsan, mutlaka parmak kaldırarak söz iste. Sözlülerde bildiklerini unutursan da moralini bozma. Karşındaki kişilerin de senin gibi birer öğrenci olduklarını hatırla. Senden üstün olan neleri var söyler misin?
• Ders sırasında tartışma konuları olursa, sen de mutlaka bir şeyler söyle. Yanlış yapmaktan korkma. Sana mantıklı gelen şeyi, mutlaka başka biri daha beğenecektir.
Arkadaşlarla
• Buluştuğunuzda herkese mutlaka nasıl olduklarını sor. Nereye gideceğiniz belli değilse, önceden gittiğin ya da araştırdığın bir yerin adını söyle ve grubun lideriymiş gibi onları yönlendir.
• Kenara geçip sus pus oturup sadece muhabbetlerini izleyip gülmekle yetinme, muhabbete sen de katıl. Komik anılarını paylaş. Espri yeteneğini ortaya çıkar.
• Onlara ilgilerini çekebilecek şeyler anlat. Örneğin tarih öğretmeniyle ilgili öğrendiğin bir bilgiyi onlarla paylaşabilirsin!
Partide
• “Kalabalık olmadan gidip yer kapayım” diye düşünme. Varsın sen içeri girdiğinde salon dolu olsun. Ne olacak? O zaman tüm cesaretini toplayıp başkalarının yanına git ve yanlarının boş olup olmadığını öğren.
• Arkadaşların dansa kaldırdığında “hayır” deme. Harika dans edemesen de alkış tutarak onlara eşlik et.
• Masada biriyle yalnız kaldığında suskunluğunu bozmamak için yemin etmiş gibi davranma. Kendine güvendiğini belli edecek şekilde gülümse ve ortam hakkında bir yorum yap.
Kalabalık ortamlara girmiyor, gittiğin yerlerde de en sakin köşeleri bulup kimsenin seninle konuşmaması umuduyla oturuyorsun… Konuşman gerektiğinde kızarıyorsun, ellerin terliyor, sesin kısılıyor… Sınıfta öğretmen seni sözlüye kaldırmasın diye bin bir takla atıyor, grup içindeyken isteklerini asla dile getirmiyorsun… Kısacası “utangaçlık” yakanı bir türlü bırakmıyor!
Ne yapmalısın?
Çekingenlik ya da utangaçlık, “insanlardan kaçınmaya eğilimli” olmak olarak tanımlanıyor. Yani kişi diğer insanlarla beraberken “güven” sorunu yaşıyor. Utangaçlığın bir kişisel özellik olduğunu söyleyen Davranış Bilimleri Enstitüsü’nden Uzman Klinik Psikolog Açelya Şahin Fırat, “Çekingenlik veya utangaçlık bir hastalık veya ruhsal bir bozukluk olarak tanımlanmaz. Bunlar kişinin mizacıdır. Ancak ileri boyutlardaki içedönüklük, aşırı boyutlardaki utangaçlık, sosyal fobiyi işaret eder. Yaşanan olaylar sonrasında kişi aşırı boyutlarda içe kapanıyor veya sosyal durumlarda kaygı yaşamaya başlıyorsa, mutlaka profesyonel destek alınmalıdır” diyor. Eğer bunun için bir psikologdan destek almaya ihtiyaç duyuyorsan acele et. Yok, “Ben bu işi kendim başarabilirim” diyorsan, işte sana yardımcı olacak öneriler…
Düşüncelerinin farkına var
Eğer sosyal ortamlarda geri çekiliyorsan, bunun düşünsel bir alt yapısı olduğunu unutma. Zihninden geçen düşüncelerin farkına varmakla işe başla. Neden o yerde bulunmak istemiyorsun? Sorulan sorulara yanlış cevap vermekten veya saçma bir şey söylemekten mi korkuyorsun? Yoksa tüm endişen rezil olacağını düşünmen mi?
Konuşmaktan çekinme
Psikolog Açelya Şahin, bu konuda çevrenden yardım istemenin iyi bir fikir olduğunu söylüyor. Örneğin ablanla veya yakın bulduğun bir arkadaşınla bu konuyu konuş. Yeni bir ortama girmenin senin için ne kadar zor olduğunu sesli bir şekilde anlat ki, sen de olayın farkına iyice var. Hatta onlardan yardım iste. Yanındaki arkadaşın sosyal ve her ortama uyum sağlayabilen biriyse, ondan seni yeni ortamlara sokmasını, yeni kişilerle tanıştırmasını, başkalarıyla konuşurken muhabbeti senin için kolaylaştırmasını rica edebilirsin!
Kalabalığa karış
Önce küçük, sonra da daha büyük gruplarla iletişime geç. Örneğin her zaman yakın bir arkadaşınla geziyorsan, bir gün onun başka bir arkadaşı, diğer gün de seninki gelsin. Sonra kalabalık bir grup haline gelin. Bu şekilde çekingenliğini yenmeye başladığını, kendini insanlara karşı daha rahat ifade edebildiğini göreceksin.
Farkını fark ettir
Kalabalığa karışmayı başardın… Şimdi sıra diğer korkularını yenmeye geldi. Yanına gelen insanlarla konuşacak bir şeyler bulamıyorsan ve yanlış bir şeyler söylemekten korkuyorsan, o zaman muhabbeti sen başlat! Örneğin kitaplarla aran çok iyiyse, “Geçen gün yeni bir kitap okudum. O kadar güzeldi ki, hala onun etkisindeyim” diyerek konuyu açabilirsin. Konunun ilerlemesi için de soru sormaktan çekinme.
Bunları yap
Okulda
• Teneffüslerde sınıfta oturma. Yanına bir arkadaşını alarak kantine git, bahçede dolaş ya da sınıfın kapısında durun. Seninle gelecek kimse yoksa da hiç önemli değil. Hepsini tek başına yap.
• Öğretmen soru sorduğunda cevabı biliyorsan, mutlaka parmak kaldırarak söz iste. Sözlülerde bildiklerini unutursan da moralini bozma. Karşındaki kişilerin de senin gibi birer öğrenci olduklarını hatırla. Senden üstün olan neleri var söyler misin?
• Ders sırasında tartışma konuları olursa, sen de mutlaka bir şeyler söyle. Yanlış yapmaktan korkma. Sana mantıklı gelen şeyi, mutlaka başka biri daha beğenecektir.
Arkadaşlarla
• Buluştuğunuzda herkese mutlaka nasıl olduklarını sor. Nereye gideceğiniz belli değilse, önceden gittiğin ya da araştırdığın bir yerin adını söyle ve grubun lideriymiş gibi onları yönlendir.
• Kenara geçip sus pus oturup sadece muhabbetlerini izleyip gülmekle yetinme, muhabbete sen de katıl. Komik anılarını paylaş. Espri yeteneğini ortaya çıkar.
• Onlara ilgilerini çekebilecek şeyler anlat. Örneğin tarih öğretmeniyle ilgili öğrendiğin bir bilgiyi onlarla paylaşabilirsin!
Partide
• “Kalabalık olmadan gidip yer kapayım” diye düşünme. Varsın sen içeri girdiğinde salon dolu olsun. Ne olacak? O zaman tüm cesaretini toplayıp başkalarının yanına git ve yanlarının boş olup olmadığını öğren.
• Arkadaşların dansa kaldırdığında “hayır” deme. Harika dans edemesen de alkış tutarak onlara eşlik et.
• Masada biriyle yalnız kaldığında suskunluğunu bozmamak için yemin etmiş gibi davranma. Kendine güvendiğini belli edecek şekilde gülümse ve ortam hakkında bir yorum yap.
loading...
Yorum Yazınız